13 Şubat 2017 Pazartesi

Bilgi Paylaştıkça Çoğalır

BİLGİ PAYLAŞTIKÇA ŞEKİLLENİR
       Florya Koleji Sosyal Bölümü öğretmenleri olarak ilk yazımıza “bilgi paylaştıkça çoğalır” cümlesi ile başlamak istiyoruz. Bilgiyi öğrenip sakladığımızda hep koyduğumuz yerde kalacaktır,  oysa bilgiyi paylaştığımızda bilginin katlanarak arttığını ve herkese fayda sağladığını göreceğiz. Eğitimde teknolojinin bu kadar ilerlediği bir dönemde, teknoloji ile iç içe büyüyen bir çocuğa katkı sağlayacak öğretmenler olabilmemiz adına kendimizi geliştirmeli, öğrendiğimiz bilgileri paylaşmalıyız. Öğrencilerimizi çok farklı yerlerde görmek istiyoruz. Onların isteklerine öncelik veren, onları tanıyarak ihtiyaçlarını karşılamak için çaba gösteren bizler aynı zamanda öğrencilerimizin üreten bireyler olarak yetişmesini de istiyoruz.
    Maker çocuk kavramı çok popüler bir kavram olarak karşımıza çıkmaktadır. Öğrencilerin maker  çocuk olarak yetişmeleri  için bizlerin onları yönlendirmemiz gerekmektedir. Her anlamda öğrencileri doğru yönlendirmek istiyorsak işe ilk önce kendimizi eğitmekten başlamalıyız. Bunun içinde alanımıza faydalı olacağını düşündüğümüz eğitimleri takip etmeli ve bu eğitimlerde yerimizi almalıyız. Eskiden öğrencilerin abaküs kullanabilmesi büyük bir başarı sayılırken, şimdi küçücük bir çocuğun herhangi bir teknolojik aleti ebeveynlerinden daha iyi kullanabilmesi bize hiç de tuhaf gelmiyor.Örneğin; İrlanda’da yaşayan Jordan Casey (15), daha 9 yaşındayken Flash üzerinden oyunlar geliştirmeye başlamış. 10 yaşına geldiğinde oyun geliştirmek için gerekli olan tüm programları ve kodlamaları öğrenmiş ve 12 yaşında kendi şirketi Casey Games'i kurmuştur. Jordan şu an kendi kurduğu ''Casey Games'' adlı bağımsız mobil oyun şirketinde CEO olarak çalışmalarını yürütmektedir. Bizler bu yetenekli çocukların ihtiyaçlarına cevap verebilecek donanımda bir öğretmen olma çabasına girmeliyiz. Eğitimde teknolojinin bu kadar yaygınlaşmasının sebebi 21.yy’ın teknolojisine ve 21.yy’ın öğrencisine ayak uydurmak ve bu öğrencilere teknolojinin eğitimdeki yerini göstermek ayrıca eğitim ve öğretimi monoton yapıdan kurtarmaktır. Bunun için bazı eğitim modelleri geliştirilmiştir. Örneğin; SAMR modeli daha derinlemesine öğrenmenin sağlanması için tekniğin eğitime nasıl entegre edilmesi ve derslerde öğrencilerden beklenilenlerin dijital teknoloji ile değişmesini gösterir. Öğrenciler öğretmenin verdiği ödevleri dijital ortamda hazırlayıp, teslim etmeleri  SAMR modelinin bir parçası sayılabilir.
Sonraki yazılarımızda sosyal bilimler alanında kullanabileceğiniz teknolojik araçlar ile nasıl bir ders planı hazırlayabileceğinize ve derslerinizde kullanabileceğiniz teknolojik araçlardan nasıl yararlanabileceğinizden bahsedeceğiz. Görüşmek üzere.


                                                                          Başak Gün
                                                       Sosyal Bilgiler Öğretmeni 
                                                  





Hiç yorum yok:

Yorum Gönder